21 Ağustos 2015 Cuma

Rooftop Prince (Çatı Katı Prensi) dizisi


Ha ji won'un yeni dizisi (The time we were not in love) beklediğim gibi sarmayınca,biraz daha atraksiyonlu,komedi tarzında dizi arayışlarına giriştim.Aklımda olupta izlemek istediğim birkaç dizi vardı.Rooftop prince'de yayınlandığı zamandan beri merak ettiğim ama bir türlü izleyemediğim bir diziydi.Sanırım yayınlandığı dönemde birkaç kötü yorum okumuştum diziyle alakalı.O yüzden önyargılı davranıp izlememiştim.Fakat keşke böyle yapmasaymışım diyorum.Gayet sıkılmadan her bölümünde meraklanıp bir sonraki bölümü izlememek için kendimi zor tuttuğum bir diziydi.


Bu diziye sadece romantik komedi desem haksızlık olur.İçinde hem fantastik öğeleri hem melodramı da barındıran aynı zamanda gayet komik sahneleri olan çok eğlenceli bir diziydi.
Dizide reenkarnasyonla birlikte geçmişten günümüze gelerek birbiriyle bağlantılı olarak yaşanmış gizemli olayların çözülmeye çalışılması anlatılıyor.Bununla birlikte yaşanılan büyük aşkda olayın olmazsa olmazı :) 
Yoochun dizide veliaht prensi canlandırıyor ve bir anda kendini günümüzde buluyor.Geçen senelerde ''I miss you'' adlı dizisini izlemiştim ve oradaki oyunculuğunu gayet iyi bulmuştum.Bu diziyi de izleyince gerçekten ne kadar yetenekli bir oyuncu olduğunu ortaya koymuş diyorum.


Dizide Playful Kiss'in saftirik aşığı Bong Joon Gu olarak tanıdığım Lee Tae Sung'da bu dizinin kötü karakteriydi.Ardı ardına yaptığı kötülüklerle beni baya şaşırtarak rolünün altından iyi kalkmış.Öyle ki bu ikiliyi dizide gördükçe saydırmadan edemeyeceğinize emin olabilirsiniz :)

Her dizinin olmazsa olmazı oyuncağı,kolyesi vs. olduğu gibi bu dizinin de maskotu ''Turp bebek''ti.Kore dizilerinde bir objeye çok fazlaca anlam yükleyip baştan sona onu kullanmaları olayı cidden çok fazla ve dizi boyunca da kendisini gördük zaten :)


Geçmişten günümüze ışınlandıkları için birçok absürd olaylarla karşılaştılar ve çok komik sahneler vardı.Bunlardan biri de saç kesitrme sahnesiydi.Kraliyet döneminde saç kestirmek lanetlenmeye sebep olmakla birlikte ölüm sebebiymiş.Günümüzde de bu saçlarla gezinmek biraz saçma olacağından kestirmek zorunda kalmaları ve hatta keserlerken baya baya acı çekmeleri çok komikti:D



Dizide ara ara gösterdikleri animasyonlara da bayıldım :))




Müziklerini de çok beğendim.Bir dizinin tutmasında ki en büyük etkenlerden biride bence müzikleri.Rooftop prince'de en iyi ost'a sahip dizilerden biri.Benim de favorim bu hint müziği ezgili parçası oldu :)

Gelelim diziyi izleyenler için spoiler bölümüne :)

Diziyle ilgili bana saçma gelen birkaç şey oldu.Belki sizde dikkat etmişsinizdir.
Veliaht prensle diğerleri günümüze ilk ışınladıkları zamanlarda veliaht prensesin ölme sebebini çözmeye çalışıyorlardı.O sırada da Man bo prensesin zehirli hurmalardan yiyip zehirlenmiş olabileceğini söylemişti.Fakat dizinin sonunda o hurmaları aslında Bu yong'un yediği hatta prensinde o sırada yanında olduğu ortaya çıktı.Ama dizinin başlarında Veliaht prens ağzını açıpta o hurmaları prensesin değilde Bu Yong'un yediğine dair hiç birşey söylemedi.Senaryonun bu kısmında çok büyük hata olduğu belli.Bariz bir şekilde mantık hatası yapılmış.
Prensesin gölde bulunduktan sonra bir kez olsun çevrilipte yüzüne bakılmamış olması da çok garipti.
300 yıl geçtikten sonra Prensin Bak ha'ya bıraktığı mektubun aynı yerde olduğu gibi durması hatta önünde duran taşın bile aynı olması bana saçma geldi :)
Ayrıca Se Na milyon kere kötülük yaptığı halde başlarına gelen bir olayda ondan hiç şüphelenmemeleri ayrı bir olaydı:)

Baya dolmuşum bu konuda:) Bilmiyorum hatırlıyomusunuz ama size de bunlar mantıksız gelmedi mi? 

Onun dışında Bu Yong'a aşırı aşırı üzüldüm.Suçsuz yere ablasından dolayı yaşadıkları ve ölmesi çok kötüydü.Dizinin sonunda da Bak Ha'nın Tae Yong'la değilde bir şekilde Veliaht prensle olmasını istedim ama daha gerçekçi bitirmek istediler herhalde.


Birkaç mantık hatası dışında gayet keyifli bir diziydi.Siz de izlediniz mi?İzlediyseniz ne düşünüyorsunuz merak ediyorum :)











14 yorum:

  1. Ben cok gulmustum bunda ozellikle uyum saglama bolumlerine .. Sonu azcik huzunlu bitsede gecmisteki prense yazik oldu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk başta günümüze alışmaya çalıştıkları zamanlar çok komikti bence de :) Veliaht prense bende çok üzüldüm.Bak Ha,Tae Yong'u buldu ama prens kalakaldı :/

      Sil
  2. Ben izleyeli de baya oldu bu diziyi. Bir arkadaşım sürekli nasıl Yoochun'un dizilerinden hiçbirini izlemezsin diyip durduğundan izlemiştim. Gayet de eğlenceliydi, hele ilk bölümleri... Yoochun'un oyunculuğunu da çok beğendim :)
    Dizideki kötü karakterler beni gerçekten çok şaşırttı. Genelde kore dizilerinde kötü karakter her zaman olsa da bu kadar kötüsünü, bu kadar iyi yalan söyleyenini daha önce hiç görmemiştim..

    Bulduğun mantık hatalarından ikisine kendimce birer açıklama getirdim asdbdfladjf
    Prensesin hurma yememesi konusunda; prens o sırada belki de Bu Yong yerken prenses de arada bir iki tane götürmüştür diye düşünmüş olabilir :D Eee bir de adam prensesine son derece aşık olduğundan, o sırada bu yong'un da onlardan yediği aklına gelmemiş olması da muhtemel.
    Ve gölde bulunduğunda yüzünün çevrilmemesi hususunda da şöyle bir durum var; bir insan suyun içinde o kadar kalırsa yüzü tamamen şişebilir ve tanınmaz hale gelebilir. Ee tabi o dönemde de dna testleri, filanlar falanlar olmadığından, ve prensesin elbisesini giymek de öyle kolay bir şey olmadığından, insanlar direk "aaa prenses buuuu!!" diye düşünmeleri gayet normal. Zaten kimse yüzüne de doğru düzgün bakmadı, hemen ceseti şeyettiler, prense bile göstermeden.
    Diğer bulduğun mantık hatalarına şiddetle katılıyorum yalnız, onu da belirteyim... :D

    Kısaca ellerine sağlık çok güzel bir yazı olmuş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yoochun'un şarkıcılık yeteneğinin yanında oyunculuğu da çok iyi.Hatta oyunculuk bir adım geçebilir bile diyebilirim :)
      Dizi boyunca zaten o kötü karakterlerin yaptıklarından kimsenin de bir dava çakmamasından illet gelmişti.Öyle ki ikisini de evirip çevirip dövmek,özellikle Se Na 'nın saçını başını yolmak istedim :)
      Bu yong'un hurmaları yediğini yazmışım ama aşırı derece yediğinden bahsetmeyi unutmuşum orada.Belki izlediğinin üstünden baya zaman geçtiği için hatırlamıyorsundur ama Bu Yong prensin sorduğu bilmeceyi çözüp prensten de ödül olarak oradaki hurmaları yemek istedi ve abartmıyorum 10 tane üst üste yedi.Prenses elini bile uzatmadı.Hani bu kadar aşırı lüpletmese hatırlamaması doğal derdim ama bu şekilde hatırlamaması da ilginç geldi.
      Nehir de şişme olayını bende düşündüm ama tanınmayacak hale gelecek kadar bir bekleme süresi geçti mi ki? Onu geçtim insan bir merak eder bakar.Yok yani tanınmayacak hale gelmiş falan da demediler.Yine de şişmiş tanınmamış olabilitesi de var tabi.
      Yine de çok eğlendiğim bir diziydi diyorum.Keşke daha fazla böyle diziler yapsalar da izlesek di mi? :)
      Teşekkür ederim yorumun içinde :*

      Sil
  3. Ben de çok merak ediyorum bu diziyi ama fırsat olmadı bir türlü. :)

    YanıtlaSil
  4. Başlığı görünce "Bu yazı şimdi mi yazılır" dedim istemsizce. İzleyeli çok olmuş gibi.. Dizinin karakterleri, komedisi, müzikleri gayet güzeldi. Prens ve hurma konusunda olan mantık hatasında gayet haklısın, o kısımları hatırlamıyorum ama önemli bir detaymış.
    Güzel diziydi yaa.. O muhteşem dörtlü bir arada iken gülmeden edemiyordum.
    Ayrıca finalinde güzel ağlamıştım. :D (Tabiki ertesi gün okulların açılacağı gerçeği yüzünden değildi, saçmalamayın.)
    Yoochun u ben ilk kez bu dizide tanıdım. Kalın ve ağır sesiyle konuşma tarzıyla bütünleştirdim onu. Ve bir zaman sonra Mirotic klibini, Yoochun un saçını, giydiği kıyafeti gördüm. Algılamak zor oldu açıkcası... :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaa izlemediğim o kadar eski dönem dizisi var ki niye öyle düşündün? :))
      Ertesi gün okullar açılacak diye de katıştırayım arada dedin öyle mi? Allah seni napmasın:)
      Yoochun'un o hallerini bende gördüm.Lütfen o faciayı hatırlatma bana:) Tamamiyle felaketti! :D

      Sil
  5. Sonunu mən də bəyənmədim. Oğlanların görünüşü eyni/aynı ola bilər amma xarakteri eyni olarmı? Lap olsun sadəcə qızın sevdiyi insan deyildi axı, bari yerlərini dəyişəydilər -_- Dediyin kimi boş yerlər ssenaridə vardı və bunları serial olması və daha çox romantik komediya olmasına görə keçdim. Film deyildi ki, çox ciddi işlənməyə bilərdi bu səbəbdən. ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yer değişmeleri olayını bende istedim açıkcası.Sonuçta günümüze gelmişler.İstese prenste günümüzde kalırdı ya da Bak Ha'da eskiye giderdi.Böyle uygun gördüler demek ki :/ Yazık oldu prense ve Bu yong'a :(

      Sil
  6. Yazıyı görünce insan aaa yeni mi izlemiş diyor :) Ama benimde izleyeceğim deyip de yılları devirdiğim bir sürü dizi var mesela bende hala I miss you dizisini izleyeceğim :)) Ama içinden gelmeyince olmuyor :) Dizinin konusuna gelecek olursam ben de net olarak sadece otobüse ayakkabıyı çıkartıp binmeleri ve sonunda ki hayal kırıklığı kaldı. Sonunda büyük çaplı bir şok yaşadım ne olduğunu anlayamadım. Sonuçta yaşanmışlık dediğimiz bir şey var değil mi ? Madem o kadar gerçekçilerdi senin dediğin gibi çok mantık hatası vardı onlarıda yapmayacaklardı. Hadi kız aynı adamdan bir tane daha buldu, adama ne olacak ? Biri bana açıklasın. Çok sinirlendirmişlerdi beni yine aklıma geldi :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. I miss you dizisini izlemeyi düşünüyosan baya bir drama hazırlıklı ol derim :) Ben de onu baya oldu izleyeli..Otobüse ayakkabılarını çıkarıp binmeleri sahnesi de çok komikti :D:D Ahh ahh senarist kim bilir ne düşündü.Güya Kral sonuçta gerçekleri ortaya çıkardı ve amacına ulaştı.Ama sap gibi ortada kaldı işte :/

      Sil
  7. Sonu mutsuz bitiyor diyorlar hep o yüzden başlamaya korkuyorum. Böyle ilk bölümlerde güle güle oynatıp sonra ağlatıyorlar mı seyirciyi hakketten ? ? ?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ağlatan sahneleri de var ama daha çok eğlenceli geçiyor.Sonu da herkese göre değişen bir son bence.Kore yapımlarında bir son yazma sorunu var zaten :) Ama yine de izlemeni şiddetle tavsiye ediyorum :)

      Sil