23 Nisan 2015 Perşembe

İlk mimim! :)



Gif alakasız maksat buralar boş kalmasın :P


Başlık nasıl garip oldu öyle :) Evet sevgili dostlar ilk kez mimlendim! Kafası karışık blog'un eğlenceli ve aynı zamanda pek tatlı sahibesi Dilek,beni mimlemiş.Blogu açtım açalı üzerinden baya zaman geçti ama hiç mimlenmemiştim.Belki blogumda tam anlamıyla bir dikiş tutturamadığım için olabilir tam olarak bilemiyorum.Kimi zaman sık sık yazı girerken kimi zaman da bloga uğramayı bırak bilgisayarı açamıyorum :) Bu şekilde devam edip iyi mi yapıyorum kötü mü yapıyorum bilmiyorum ama inşallah yazdıklarımdan keyif alabiliyorsunuzdur :)Yine çenem açıldı benim bu kadar yazmayacaktım:) Ben direk sorulara geçeyim :)

1)En son okuduğun kitap?

Yarım kalan elimde sürünen birkaç kitabı saymazsam en son olarak okuyup bitirdiğim;''Aynı yıldızın altında''kitabı.

2)En son izlediğin film? 

Amir Khan ve Kajol'un da başrollerinde oynadığı eski dönem bir hint filmi olan ''Ishq''ı izledim.Bu arada Ishq, 'ışk' diye okunuyor ve anlamı ''Aşk''.Bizdekine ne kadar benzer değil mi :)

3)Siyah mı, Beyaz mı?

Bir Beşiktaşlı olarak ikisini de diyebilirim herhalde :) Ama şu anda içimden beyaz demek geldi :)
4)Tiyatro mu, Sinema mı?

Okul tiyatrolarını saymazsak çocukken bir kere tiyatroya gitmek dışında hiç gitmedim.Bir gün bir arkadaşımla anlaşıp tiyatroya gitmek istiyorum,bakalım.. O yüzden şimdilik sinema diyebilirim.

5)Mesaj mı, aramak mı?

Aramak..Saatlerce mesaj yazmaktan hiç hoşlanmam.Zaten bir şeyi yazarken karşı taraf yarım yamalak anlar falan direk arama tuşuna basarım :) Öbür türlü çok uzun iş gibi geliyor.

6)Hep olmasını istediğin hayalin?

Lee min ho'yla tanışmak :P Koreye gidip gelmiş ve görememiş biri olarak şansımı çok zorluyorum sanırım :) 
Şaka bir yana,şu sıralar en çok hayal ettiğim şey dünyada gidebildiğim kadar yere gidip gezip,görmek.İnşallah nasip olur.

7)Gelecekte kendin için ne düşlersin?

Bir önceki cevabıma ek olarak herkesin istediği gibi ben de mutlu ve huzurlu bir yaşantı isterim.

8)Burası olmasa hangi ülkede yaşamak isterdin? Neden?


Ben bu soruyu kendime ara ara sorarım ama tilkinin dönüp dolaşacağı yine kürkçü dükkanıdır misali yine buradan vazgeçemem.Zamanla birçok ülkeye ilgim oldu.Belki bir kaç yıl önce Kore'de yaşamak isteyebilirdim ama nedense bu aralar İngiltere'ye olan merakım arttı.Ölene kadar değil belki ama bir dönem orada yaşamak isteyebilirim.

9)Bloğuma 10 üzerinden kaç verirsin? Devamlılığı için tavsiyen ne olur?

Dilek'in bloguna puanım 10 numara 5 yıldız :) Çok eğlenceli ve içten yazılar yazıyor,açıp açıp okunası bir blog :) Devamlılığı için kendisi en iyisini bilir diyorum çünkü bende tam anlamıyla bir devamlılık sağlayamıyorum..Tavsiye verecek en son kişiyim herhalde bu konuda :)

Bu mim için Dilek'e çok teşekkür ederim.Cevaplarkan çok eğlendim ve hatta baya sevdim :)
Ben de İmrossa,Bir özentinin blogu,Uzakdoğu sevdalısı ve Bollywood Terapi'yi mimledim gitti :)

Buraya kadar okudunuz mu? Gözleriniz dert görmesin :)
 Öpüldünüz :)






20 Nisan 2015 Pazartesi

Güney Kore sinemasından bir alıntı daha! ''Senden bana kalan''


''Senden bana kalan'' filminin fragmanını gördüğümde bir kaç şey baya tanıdık gelince konusunu araştırma isteği duydum ve sonuç tam da düşündüğüm gibi yine güney kore sinemasından alıntı yapılmış bir türk filmi olduğunu farkettim.Filmin orjinal hali ise birçok Kore sineması sevenin de bildiği bir film olan ''Bir milyonerin ilk aşkı'' filmi..


Konularına bakarak sizde benim gibi bariz belli olan benzerliğin farkına varacaksınız.

Bir milyonerin ilk aşkı filminin konusu;

18 yaşına basan Kang Jae-kyung, büyükbabasının mirasının tek varisidir.Nefes aldığı her saniye daha da zenginleşen Kang Jae-kyung şımarık ve sorumsuzdur.Dostluklara, aşka, eğitime ve adalete duygusuna ihtiyaç duymaz.İhtiyaç duyduğu duyguların kapısını ona, sahip olacağı mirasın kolayca sağlayacağını düşünür.18 yaşına bastığının ertesi günü büyükbabasının vasiyeti kendisine okuna Kang Jae-kyung büyük şaşkınlık yaşar.Mirasın hepsinin koşulsuz olarak tek varis olan kendisine verileceğini düşünen Kang Jae-kyung vasiyetname içerisindeki şartları sağladığı taktirde mirasın sahibi olabilecektir.Aksi taktirde mirasın hepsi hayır kurumlarına bırakılacaktır.Vasiyetnameye göre; varis GangWondo'daki Boram Lisesi'ne nakledilecek ve bir yıl sonra mezun olacaktır.Bu süre zarfında altındaki spor arabasını, kral dairesini, yazlık evini, kredi kartlarını ve miras kapsamındaki diğer tüm varlıklardan mahrum olacaktır.Kang Jae-kyung mirasa sahip olmak için vasiyetnamede yazan Kore'nin uzak taşralarından Boram'a otobüsle uzun bir yolculuk yapar.İlk başlarda eski alışkanlıklarını devam ettirmek istesede Boram kasabasında geçireceği bir yıl, Kang Jae-kyung'un mirasa uzandığı değil geçmişine, hatıralarına, aşkına ve çocukluğuna uzandığı bir yıl olacaktır.

Senden bana kalan filminin konusu;

Çocukluğunda annesiz ve babasız kalan Özgür, büyükbabasının mirası sayesinde zorluk görmeden, biraz da şımartılarak büyümüştür. Büyükbabasından kalacak olan miras sayesinde rahat ve sorumsuz bir hayat sürmeyi planlarken 18 yaşına bastığı gün işlerin hiç de umduğu gibi gitmeyeceğini öğrenir. Özgür mirası alabilmek için vasiyetnamede yazan bir şartı yerine getirmek zorundadır. Buna göre İstanbul'dan Çanakkale'nin Adatepe köyüne taşınacak ve burada bir yıl geçirecektir. Özgür bu şartı yerine getirmezse mirasın yalnızca ufak bir kısmını alabilecek, geri kalan kısmı ise hayır kurumlarına bağışlanacaktır. Mirası hak ettiğini düşünen Özgür, Adatepe'ye gider ve kendini bekleyen yeni hayata böylece atılmış olur. Adatepe'de onu büyük sürprizler beklemektedir. En büyük sürpriz ise beklenmedik bir anda hayatına giren Elif olacaktır.

Görüldüğü üzere konularda en ufak bir fark yok ve afiş bile Kore versiyonunda geçen sahneyle aynı yapılmış..


Televizyonda tanıtımını izlerken Kore sinemasına ait bir film olduğuna dair bir şeye rastlamadım.Umarım bu durumu diğer bazı filmlerde olduğu gibi sadece kendilerine mal etmezler de filmin alıntı olduğunu belirtirler..

''Evim sensin'', ''Sadece sen'' gibi bir sürü film ve en son olarak da ''Senden bana kalan'' filmi yapımcıların ve yönetmenlerin Kore sinemasına olan ilgisinin ne kadar arttığının göstergesi gibi..Yalnız belki şöyle bir dezavantajları var ki halkın çoğunluğu Kore sinemasının farkındalar,izliyorlar ve takip ediyorlar..Şahsen ben izlediğim bir filmin tekrarı olan filmleri gidipte bir daha izleme isteği duymuyorum.Belki biraz kafa patlatıp özgün senaryolar çıkartsalar Türk sinemasının hem yurtiçinde hemde yurtdışında daha çok ilgi göreceğini düşünüyorum.

Bir de bu arada,benim gibi Kore sinemasını veya dizilerini izleyen kişilere dışardan bir takım kişilerce''aaaa sen çekikleri mi izliyon? ne anlıyon bunlardan?''diye hunharca eleştirirken,o alay ettikleri filmlerin alıntılarına ayıla bayıla gidip para döktükleri için dalga geçmeniz serbest :)



18 Nisan 2015 Cumartesi

Shahrukh-Kajol hayranlarına müjde!


Merhabalar sevgili dostlar :)
Uzuuuunca bir süredir yokum.Çok özledim buraları.Mezun olunca sınavlardan kurtuldum ohh rahat ettim kafasındayken meğerse daha zor sınavlara hazırlanmam gerekiyormuşta ben farkında değilmişim ya da bu kadar yoğun olacağını tahmin etmemişim :( İçinizde hala üniversitede lisede okuyan varsa bugünlerin kıymetini bilsin.Biliyorum şimdi saçma geliyor bu dediklerim ama öyle :)
Belki sonra bu durumlarla ilgili de bir şeyler yazabilirim ama bugün size bir haber vermeye geldim..

Benim en bi sevdiğim,çok sevdiğim gözümde Brangeline'yı bile solda sıfır bırakacak bir çiftin,Shahrukh-Kajol çiftinin yeni filmlerini duyurmaya geldim :) Ben bu çifte ne kadar hayran olduğumu ve aralarındaki uyumdan zaman zaman bahsediyordum.Bu uyuma yazık ederek ikiside başkalarıyla evliler :P  Ama çok sıkı dostlar :)) 6 tane birlikte çektikleri film var ve ben hepsini izledim:) En son çektikleri My name is Khan'ı da geçen tv de verdiler ben yine salya sümük filmin sonuna kadar ağla ağla canım çıktı.İkinci izleyişim birde :) Keşke bir tane daha çekseler ya ne güzel olur diye iç geçirirken yukardaki resme rastladım yok canım hayran yapımı desem de araştırmalarım sonucunda bu yıl yeni bir film daha çekeceklerini okudum! 

Filmin ismi ''Yürekli'' anlamına gelen ''Dilwale''.Çekimlerine haziranda başlayacaklarmış ve yılbaşında da gösterime girecekmiş.Yönetmen tam bir aile filmi diyor ama aksiyon ve komedi de olacakmış.Daha önce Rohit Shetty'nin Chennai Express filmini izlemiştim ki bu da Srk&kjl'un bir başka filminin aynısıydı.Tekrarı olan bir film olduğundan mıdır nedir o kadar sarmamıştı ama bu film için umutluyum bakalım.Yönetmen bu filmde Kajol'u oynatmak istediği için senaristlere ona göre bir senaryo yazmalarını söylemiş.Filmin yapım şirketi de Shahrukh Khan'ın kendi şirketi..


Nostaljik bir fotoğrafla yazımı sonlandırayım :)
Ben bu ikiliden çıkan filmden kötü bir sonuç beklemiyorum ama inşallah hayal kırıklığına uğramam.Şimdiden yıl sonuna kadar nasıl bekleyeceğim bilmiyorum :)